Bu sorunun en basit cevabı hem "evet" hem de "hayır"dır. Tıp gibi
astroloji de bilime dayanır.
Astrolojide kullanılan bilimsel gözlemler, hesaplamalar ve ölçümler
birtakım sembolik kalıpların çerçevesini belirlemek için kullanılır. Bu
kalıplar üzerinde yaşadığımız dünyanın nasıl oluştuğu konusunda bizi
aydınlatırken hayatın sosyal, politik, duygusal ve diğer önemli
alanlarını analiz etmemize ve bu konularda tahminlerde bulunmamıza
yardımcı olur.
Astroloji pratisyenlerinin yüzyıllarca süren gözlemleri ve
çalışmalarıyla astrolojinin analitik teknikleri ve yoruma dayalı
açıklamalarını kapsayan geniş bir veri tabanı oluşturuldu. Bu bilgilere
daha sonra modern astrologlar da katkıda bulundu.
Astroloji sanatı bir yerde sembolik kalıplar aracılığıyla eksiksiz
karakter ve ilişki profilleri kurmak ve hayatta karşımıza çıkan genel
eğilimleri resmetmemize yardım eder.
Astrologlar insan bilincinin profilini çıkararak bunu deneyimleri
tanımlamak için bilimsel veriler olarak kullanır.
Bu, gezegenlerin bizi nasıl etkileyebileceğini ya da onların dünya
üzerindeki birtakım olaylara psikolojik ve sosyal açıdan etkileyen bir
saatin tik takları gibi işleyen düşüncelere dayanmayan yoruma açık bir
süreçtir. Astroloji gücünü yüzyıllar süren gözlem ve araştırma
birikiminden alır. Günümüz astrologları matematik ve fen bilimlerinden
toplanan bilgilerden de yararlanarak bu büyük birikimi psikoloji veya
ekonomiyle ilgili profiller yaratmak için kullanır.
Her şey birbiriyle bağlantılıdır
Astroloji derin ve geniş bir alanı kapsayan bir temele dayanır.
Astrologlar kainattaki her şeyin birbirine çok derin bağlarla bağlı
olduğuna inanır. Dünya ve dünya üzerinde yaşayanlar, bir vücut ve
hücreleri gibi birbirine bağlıdır. Astrolojinin ruhani yanı bize
bilinçli olarak bu dünyanın anlamını ve bu anlamı hayatlarımıza
uygulayışımızı gösterir.
Geniş bir perspektifte ele alındığında astroloji sanatı güçlü
sembollerin anlamlı bir şekilde yorumlanmasıyla ilgilidir.
Görünüşte karmaşık ve birbiriyle alakasız gözüken olayların doğru bir
astroloji bilgisi çerçevesinde aslında bizimle direk bağlantılı
olabileceği ve bunların bize günlük hayat deneyimleri olarak
dönebileceği ortaya çıkar.