Şizofrenide ilaç tedavisi [size=9] Şizofreninin tedavisinde amaç nedir? Şizofreni tedavisinde düşünce, duygu ve davranış düzeyinde ortaya çıkan belirtilerin ilaçlarla kontrol altında tutulması, toplumsal yaşantıyla ilgili ortaya çıkan yakınmaların da diğer tedavi yöntemleriyle düzenlenmesi ve böylelikle kişinin kendisi ve çevresiyle uyumlu bir yaşam sürdürmesi hedeflenmektedir. Şizofrenide hangi tedavi yöntemlerine öncelik verilmektedir? Tedavide öncelik ilaç kullanımındadır. Ancak şizofreniyle ilgili bütün sorunların çözümünde ilaç tedavisi tek başına yeterli olmamaktadır. Bu nedenle özellikle toplumsal yaşantıyla ilgili olarak ortaya çıkan yakınmaların çözümlenmesinde destekleyici ve bilgilendirici içerikli bireysel, grup ve aile tedavilerinin de uygulanmasında yarar vardır. Hangi türde ilaçlar kullanılır? Şizofreni psikotik bozukluklar arasında kabul edildiği için tedavide kullanılan ilaçlar toplu olarak antipsikotikler olarak isimlendirilir. Psikoz terimi genel olarak gerçeği değerlendirme yetisinin bozulduğu durumlar için kullanılır. İlaçlar şizofreninin yanı sıra benzer belirtiler gösteren ve psikotik bozukluk olarak nitelenen başka psikiyatrik rahatsızlıklarda da kullanılırlar. Antipsikotikler nasıl etkili olmaktadır? Beyin milyarlarca sinir hücresi içermektedir. Şizofrenide kullanılan klasik ilaçlar (haloperidol, trifluoperazin vb.) beyindeki sinir hücreleri arasında iletişimi sağlayan bazı maddelerin (örn. dopamin) aşırı etkinliğini engelleyerek etki göstermektedirler. Ancak aşırı dopamin faaliyeti sadece şizofreniye özgü bir durum değildir. Beyinde yapılar, sistemler, yollar ve bunlar arasındaki iletişimi sağlayan maddeler arasında son derece karmaşık ilişkiler bulunmaktadır. Örneğin bir sinirsel iletinin aksadığı anlarda bir başkası tamamlayıcı olarak devreye girebilmektedir. Şizofreni tedavisinde kullanılan ilaçlar etki mekanizmaları aracılığıyla bir etkileşimler zinciri ortaya çıkarmaktadırlar. Beynin bütün sinirsel ağı içinde yeni bir düzenlemenin ortaya çıkması ise zaman içinde gelişen bir durumdur. Bu nedenle ilaçlar kullanılmaya başladıktan iki-üç hafta sonra etkilerini gösterirler. Atipik olarak nitelenen nispeten daha yeni ilaçlar (klozapin, risperidon, olanzapin vb.) ise dopaminin yanı sıra beyinde hücreler arası ileride rol oynayan serotonin, asetil kolin, noradrenalin, GABA, glutamat vb. maddeler üzerine etkilidirler. Bu ilaçlara dopamin dışındaki diğer sinirsel ileticiler üzerinde de etkili olmaları, yan etki ortaya çıkarma olasılığının klasik ilaçlardan daha az olması gibi özellikleri nedeniyle atipik antipsikotik adı verilmektedir. İlaçlar hangi belirtilerde etkilidir? Klasik olarak nitelendirilen ilaçlar şizofrenisi olan kişilerde görülen varsanıların, hezeyanların, saldırganlık düzeyinde ortaya çıkan bazı davranış bozukluklarının ortadan kaldırılmasında rol oynarlar. Atipik antipsikotik adı verilen ilaçlar ise yukarıda sayılan belirtilerin yanı sıra içe kapanma, toplumdan uzaklaşma, aldırmazlık, ilgi ve istek eksikliği, duygusal küntlük, iletişim kurmama, kendine bakımda azalma gibi belirtiler üzerinde etkilidir. İlaçlar hemen etki eder mi? Hayır. Seçilen ilacın etkinliğinin yeterli olup olmadığı hakkında kesin bir kanaat oluşması için uygun dozla kullanımda 4-6 haftalık bir süreye gereksinme vardır. Belirtilen süre içinde istenen sonuç alınamazsa ya da yan etkiler nedeniyle tedavi erken sonlandırılmak zorunda kalınırsa yeni bir ilaca geçmek gerekir. Çok sayıda ilacı birlikte kullanmak hızlı iyileşme sağlar mı? Şizofrenide kullanılan ilaçların (bkz. Tablo 1) çoğunun ya da hepsinin aynı reçeteye yazılması yan etki riskini artırmaktan başka bir işe yaramaz. Çünkü bu ilaçların önemli bir bölümü benzer etki mekanizmasına sahiptir. Bazen hezeyanlar ve varsanılar için ayrı, uyku düzenini sağlamak için ayrı bir ilaç, verilebilirse de kullanılan ilaç sayısının daha fazla artışı durumunda yapılan tedavinin güvenilirliği zedelenir. Tedavide amaç yan tesire yol açmadan rahatsızlığı tedavi edecek dozu bulabilmek ve bu dozda tedaviyi aksatmadan sürdürmektir. İlaçlar hangi sıklıkta kullanılmalıdır? Şizofrenide kullanılan ilaçlar ancak düzenli kullanıldıklarında etkili olmaktadırlar. Bu nedenle ilaç tedavisinin her gün aksatılmadan sürdürülmesi gerekir. Ancak ağızdan ilaç kullanımı yerine iki-dört haftada bir eşdeğer dozlarda kalçadan yapılacak iğnelerle de tedavi tercih edilebilir. İlaçlar ne kadar süre ile kullanılmalıdır? Şizofreni belirtilerini ortadan kaldırmak kadar belirtilerin tekrarlanmasını önlemeye yönelik uzun süreli ilaç kullanımı da önemlidir. idame tedavisi adı verilen bu tedavinin süresi ve tedavide kullanılan ilaç dozu, tedaviyi üstlenen hekim ile birlikte bir uzlaşma zemininde belirlenmelidir. Genellikle tedavinin; rahatsızlığın başlangıç dönemindeki ilaç dozlarının, yakınmaların yatıştırılmasından sonra tedricen azaltılması suretiyle uzun yıllar aksatılmadan sürdürülmesi önerilir. Uzun süre ilaç kullanımında amaçlanan nedir? Şizofreni yineleme özelliği gösteren bir rahatsızlıktır. ilaçlar, halihazırdaki belirtileri yatıştırarak çoğu zaman rahatsızlığın hastaneye yatmadan tedavisine imkan sağlamalarının yanı sıra hastalığın yineleme olasılığını da azaltırlar ve diğer tedavi yöntemlerinin uygulanmasına olanak sağlarlar. Ayrıca kişinin rahatsızlığından dolayı bazı yetilerini yitirmesini de en aza indirirler. Tedavide etkili olan ilaçların bulunması, hastaların hastaneye yatmak zorunda kalmaksızın evlerinde tedavi edilmelerini sağlamış, depo hastanelerin tarihe karışmasında önemli bir rol oynamıştır. Hastaneye yatış tedaviyi kolaylaştırmakla beraber şizofreni tedavisinin esası, zorunlu olmadıkça hastanın yaşadığı ortamdan uzaklaşmadan tedavisinin sürdürülmesine dayanmaktadır Uzun süre ilaç kullanmak ilaçlara karşı bir bağımlılık yaratır mı? Hayır. Şizofreni tedavisinde kullanılan ilaçlar (bkz. Tablo1) kesinlikle uyuşturucu değildirler ve bağımlılık yapmazlar. Antipsikotik ilaçları kullanan kişiler ilaçların kendilerini uykuya meylettirdiğinden, beyinlerine uyuşukluk ve vücutlarına ağırlık verdiğinden yakınabilirler. Bu yakınmalar ilaçların olumlu etkilerinin değil yan etkilerinin bir sonucudur. Böyle durumlarda hekime danışılarak tedavinin daha uygun bir doza ya da yeni bir ilaca yönelik olarak değiştirilmesi sorunu çözer. İlaçların yan etkileri nelerdir? Şizofrenide tedavinin önemli bir bölümünü ilaçlar oluşturduğundan ve kimi yan etkiler kişinin ilaç kullanmaya isteksizlik duymasına yol açtığından yan etkileri ayrıntılı olarak bilmekte yarar vardır 1. Sinir Sistemi üzerine yan etkiler a- Erken dönemde ortaya çıkan yan etkiler: Birden ortaya çıkarak özellikle boyun, ense, sırt, dil, ağız, yüz ve göz kaslarını etkileyen kimi zaman ağrılı da olabilen aralıklı kasılmalardır Bu devrede kişinin gözleri yukarı doğru kayabilir. Bedeni bir yay gibi gerilebilir. Bu kasılmalar genellikle tedavinin ilk bir haftası içinde ortaya çıkar. Tedavinin ilk dönemlerinde görülen bir başka belirti de çok rahatsız edici bir iç sıkıntısı, yerinde duramama, sürekli dolaşma isteğidir. Ayrıca ilaç kullanımı süresince genelde tedavinin ilk bir ayı içinde Parkinson Hastalığına benzer bir tablo gelişebilir. Yüz ve boyun kaslarından başlar, omuzlara ve gövdeye yayılır. Genel olarak hareketlerde yavaşlama, jest ve mimiklerde azalma (maske yüz), deride yağlanma, tükrük salgısında artma, konuşmada tekdüzelik, küçük adımlarla ve öne doğru hafif kambur bir şekilde kolları sallamadan yürüme [robot gibi olma), el ve ayaklarda istem dışı titremeler görülür. Yukarıda sayılan bütün yan etkiler ilacı |
|
MESAFE