DR. ERCAN KARAKAŞ
MEME KANSERİ LOBÜLLERİ YA DA SÜT KANALLARINI OLUŞTURAN HÜCRELERİN KONTROLSÜZ ÇOĞALMASIYLA GELİŞİR VE KADINLARDA EN SIK GÖRÜLEN KANSER TÜRÜDÜR. KADINLARDA KANSERE BAĞLI ÖLÜMLERDE İSE AKCİĞER KANSERİNDEN SONRA İKİNCİ SIRADADIR.
Meme kanseri gerçekten de yıllardan beri kadınların korkulu rüyası olmuştur ve olmaya da devam edecektir. Çünkü dünyada yapılan istatistikler meme kanserinin ne kadar vahim boyutlarda fazla olduğunu göstermektedir. Meme kanseri kadınların en sık görülen tümörlerinden bir tanesidir.
MEME KANSERİ BİRÇOK ÜLKEDE KADINLARIN EN KORKULU SAĞLIK SORUNU OLMA ÖZELLİĞİNİ TAŞIMAKTADIR. GÜNÜMÜZDE ABD'DE 8 KADINDAN BİRİ AVRUPA ÜLKELERİNDE 10 KADINDAN BİRİ MEME KANSERİNE YAKALANMAKTADIR.
Türkiye’de bu konuda yeterli istatistikler yok. Fakat Avrupa Birliği'nde yapılan istatistiklerde İtalya’yla örnek aldığımızda Türkiye’de her sene 30.000 kadının meme kanseri olacağı istatistikleri doğmaktadır. Dünyada her 11 dakikada bir kadın meme kanseri nedeniyle ölmektedir, her 3 dakikada bir kadın meme kanseri nedeniyle bugün kliniklerde teşhis konulmaktadır.
BAZI ÖZELLİKLERİ TAŞIYAN KADINLARDA MEME KANSERİ DAHA SIK GÖRÜLMEKTEDİR. BU ÖZELLİKLERE RİSK FAKTÖRLERİ DENİR. BU RİSK FAKTÖRLERİNİ TAŞIYAN KİŞİLERİN MUTLAKA MEME KANSERİNE YAKALANACAKLARI SÖYLENEMEZ. SADECE BU FAKTÖRLERİ TAŞIMAYANLARA GÖRE DAHA FAZLA MEME KANSERİNE YAKALANMA OLASILIKLARI VARDIR.
En önemli risk faktörünün yaş olduğunu görüyoruz. Meme kanseri yaşla ilerleyen bir hastalıktır. 40 yaşından sonra risk artmaya başlar 55 yaşlarında bir pik yapar. En sık görülen yaş 55-60 yaş arasındadır. Yine diğer bir risk faktörü yakın akrabalarında özellikle kız kardeşinde, annesinde meme kanseri görülenlerde bu risk 3-4 misli daha fazla artmıştır. Daha önce yine bir memesinde meme kanseri görülen kişilerde diğer memede meme kanseri görülme riski de 4 misli daha fazladır. Hiç doğum yapmamış olmak, hiç emzirmemiş olmak yine meme kanseri riskini artırmaktadır. Bir kadın ne kadar çok östrojen hormonuna maruz kalır ise, o kadar meme kanseri riski yine artmaktadır. Nedir östrojen hormonuna maruz kalmak, âdetini erken görmek veya geç menopoza girmek. Yani ne kadar siklus sayısı artarsa o kadar meme kanserine daha yatkınlığı artar. Özellikle doymuş yağlardan fazla beslenmek, menopoz döneminde aşırı kilo almak, doğum kontrol hapı kullanmak. Aslında doğum kontrol hapı çok tartışmalı bir konu, birçok müellif buna katılmasa da yine de doğum kontrol hapı kullananlarda biraz daha sık görüldüğü bazı yayınlarda belirtiliyor. Yine östrojen hormon tedavisi görmek -ki en çok menopozal kadınlarda- menopoz şikâyetlerinin ortadan kaldırılması için jinekologların kullandığı östrojen destek tedavileri de yine meme kanseri riskini 2 ile 3 misli arasında artırıyor. Ama bir şeyi burada vurgulamak istiyorum, bunlar risk faktörleridir. Bunlar kanser yapıcı nedenler değildir. Bunları kullananlarda kanser biraz daha fazla görülüyor. Dolayısıyla zaten bir korkulu rüya olan meme kanserinde bayanları da bu şekilde korkutmak istemiyoruz. Ama bunların risk faktörü olduğunu da bilmelerinde fayda var.
ŞİŞMANLIĞIN AZALTILMASI, ALKOLDEN UZAK DURMA, DÜZENLİ EGZERSİZ, SEBZE VE MEYVENİN BOL TÜKETİLMESİ GİBİ BASİT ÖNLEMLER İLE MEME KANSERİ RİSKİ %30-40 ORANINDA AZALTILABİLMEKTEDİR.
Maalesef bugün meme kanserini %100 önlemek mümkün değildir. Ama bazı önlemler alarak meme kanseri riskini azaltabiliriz. Bunlar bizim yapabileceğimiz dengeli beslenmek, yağlardan az beslenmek, sebze ağırlıklı, C vitamininden zengin, anti-oksidanlar içeren besinlerle beslenmek, stresi mümkün mertebe azaltmak, spor yapmak, emzirmek. Bunlar sayesinde meme kanseri %30-40 oranında azalır.
MEME KANSERİ LOBÜLLERİ YA DA SÜT KANALLARINI OLUŞTURAN HÜCRELERİN KONTROLSÜZ ÇOĞALMASIYLA GELİŞİR VE KADINLARDA EN SIK GÖRÜLEN KANSER TÜRÜDÜR. KADINLARDA KANSERE BAĞLI ÖLÜMLERDE İSE AKCİĞER KANSERİNDEN SONRA İKİNCİ SIRADADIR.
Meme kanseri gerçekten de yıllardan beri kadınların korkulu rüyası olmuştur ve olmaya da devam edecektir. Çünkü dünyada yapılan istatistikler meme kanserinin ne kadar vahim boyutlarda fazla olduğunu göstermektedir. Meme kanseri kadınların en sık görülen tümörlerinden bir tanesidir.
MEME KANSERİ BİRÇOK ÜLKEDE KADINLARIN EN KORKULU SAĞLIK SORUNU OLMA ÖZELLİĞİNİ TAŞIMAKTADIR. GÜNÜMÜZDE ABD'DE 8 KADINDAN BİRİ AVRUPA ÜLKELERİNDE 10 KADINDAN BİRİ MEME KANSERİNE YAKALANMAKTADIR.
Türkiye’de bu konuda yeterli istatistikler yok. Fakat Avrupa Birliği'nde yapılan istatistiklerde İtalya’yla örnek aldığımızda Türkiye’de her sene 30.000 kadının meme kanseri olacağı istatistikleri doğmaktadır. Dünyada her 11 dakikada bir kadın meme kanseri nedeniyle ölmektedir, her 3 dakikada bir kadın meme kanseri nedeniyle bugün kliniklerde teşhis konulmaktadır.
BAZI ÖZELLİKLERİ TAŞIYAN KADINLARDA MEME KANSERİ DAHA SIK GÖRÜLMEKTEDİR. BU ÖZELLİKLERE RİSK FAKTÖRLERİ DENİR. BU RİSK FAKTÖRLERİNİ TAŞIYAN KİŞİLERİN MUTLAKA MEME KANSERİNE YAKALANACAKLARI SÖYLENEMEZ. SADECE BU FAKTÖRLERİ TAŞIMAYANLARA GÖRE DAHA FAZLA MEME KANSERİNE YAKALANMA OLASILIKLARI VARDIR.
En önemli risk faktörünün yaş olduğunu görüyoruz. Meme kanseri yaşla ilerleyen bir hastalıktır. 40 yaşından sonra risk artmaya başlar 55 yaşlarında bir pik yapar. En sık görülen yaş 55-60 yaş arasındadır. Yine diğer bir risk faktörü yakın akrabalarında özellikle kız kardeşinde, annesinde meme kanseri görülenlerde bu risk 3-4 misli daha fazla artmıştır. Daha önce yine bir memesinde meme kanseri görülen kişilerde diğer memede meme kanseri görülme riski de 4 misli daha fazladır. Hiç doğum yapmamış olmak, hiç emzirmemiş olmak yine meme kanseri riskini artırmaktadır. Bir kadın ne kadar çok östrojen hormonuna maruz kalır ise, o kadar meme kanseri riski yine artmaktadır. Nedir östrojen hormonuna maruz kalmak, âdetini erken görmek veya geç menopoza girmek. Yani ne kadar siklus sayısı artarsa o kadar meme kanserine daha yatkınlığı artar. Özellikle doymuş yağlardan fazla beslenmek, menopoz döneminde aşırı kilo almak, doğum kontrol hapı kullanmak. Aslında doğum kontrol hapı çok tartışmalı bir konu, birçok müellif buna katılmasa da yine de doğum kontrol hapı kullananlarda biraz daha sık görüldüğü bazı yayınlarda belirtiliyor. Yine östrojen hormon tedavisi görmek -ki en çok menopozal kadınlarda- menopoz şikâyetlerinin ortadan kaldırılması için jinekologların kullandığı östrojen destek tedavileri de yine meme kanseri riskini 2 ile 3 misli arasında artırıyor. Ama bir şeyi burada vurgulamak istiyorum, bunlar risk faktörleridir. Bunlar kanser yapıcı nedenler değildir. Bunları kullananlarda kanser biraz daha fazla görülüyor. Dolayısıyla zaten bir korkulu rüya olan meme kanserinde bayanları da bu şekilde korkutmak istemiyoruz. Ama bunların risk faktörü olduğunu da bilmelerinde fayda var.
ŞİŞMANLIĞIN AZALTILMASI, ALKOLDEN UZAK DURMA, DÜZENLİ EGZERSİZ, SEBZE VE MEYVENİN BOL TÜKETİLMESİ GİBİ BASİT ÖNLEMLER İLE MEME KANSERİ RİSKİ %30-40 ORANINDA AZALTILABİLMEKTEDİR.
Maalesef bugün meme kanserini %100 önlemek mümkün değildir. Ama bazı önlemler alarak meme kanseri riskini azaltabiliriz. Bunlar bizim yapabileceğimiz dengeli beslenmek, yağlardan az beslenmek, sebze ağırlıklı, C vitamininden zengin, anti-oksidanlar içeren besinlerle beslenmek, stresi mümkün mertebe azaltmak, spor yapmak, emzirmek. Bunlar sayesinde meme kanseri %30-40 oranında azalır.