KANSER NEDİR ?
Vücudumuzun temel yapıtaşı hücrelerdir.Hücreler,kontrollu ve dengeli bir şekilde çoğalarak normal büyüme ve gelişmeyi sağlarlar.Vücudun herhangi bir yerindeki hücrelerin kontrolsuz bir şekilde çoğalması sonucunda bir şişlik oluşur,buna tümör denir.Tümörler selim ( benign ) veya habis ( malign ) olabilir.Selim tümörler kaynak aldıkları bölgeye sınırlıdırlar,diğer bölgelere yayılım yapmazlar.Habis tümörler ise kaynak aldıkları bölgede büyürler,ayrıca komşu dokulara ve uzak organlara yayılabilirler.Habis tümörlere kanser denir.
ÇOCUKLUK ÇAĞI KANSERLERİ HAKKINDA GENEL BİLGİLER
Çocukluk Kanserlerinin görülme sıklığı ?
Tüm kanserlerin % 2- 4'ü çocuklarda görülür.Çocukluk çağı kanserlerinin görülme sıklığı bir milyon çocukta 120 kadardır.Buna göre Türkiye'de her yıl 2400 yeni çocuk kanseri olgusu beklenmektedir.Kanser tanı ve tedavisinde,özellikle ilaç tedavisinde ( Kemoterapi )kaydedilen önemli gelişmelere paralel olarak çocukluk çağı kanserlerinde sağkalım önemli ölçüde artmıştır.Çocukluk çağı kanserlerinin % 60 - 70'i günümüzde tamamen şifaya kavuşmaktadır."Kanserden korkma,geç kalmaktan kork" sloganı çok doğrudur.Erken tanı konan,erken evrede yakalanan hastalarda kurtulma şansı öok yüksektir. ( % 80 - 90 ) Bizim görevimiz,hem halkı,hem her basamaktaki sağlık çalışanlarını bu konuda bilgilendirmek,böylelikle hastanın en küçük uyarıcı belirtilerde hekime başvurmasını ve hekimin de hızlı bir şekilde tanıya gidip hastayı kanser tedavilerinin yapıldığı merkezlere sevk etmesini sağlamaktır.
Çocukluk çağı kanserleri nelerdir ?
Çocukluk çağı kanserlerinin % 30'unu kan kanserleri ( lösemiler ) kalan % 70'ini de vücudun diğer bölgelerinde görülen solid tümörler oluşturur.
Çocukluk çağında görülen kanserler sıklık sırasına gör şınlardır :
1.Lösemiler
2.Beyin Tümörleri
3.Lenfomalar ( Lenf bezesinden kaynaklanan kanserler )
4.Nöroblastomlar ( İlkel sinir hücrelerinden köken alan kanserler )
5.Wilms Tümörü ( çocukluk çağında en sık rastlanan böbrek tümörü )
6.Yumuşak Dokudan Köken Alan Sarkomlar ( En sık çizgili kastan köken alan rabdomiyosarkom görülür )
7.Kemik Kanserleri ( Osteosarkom,Ewing sarkom )
8.Retinoblastom ( Göz Tümörü )
9.Germ Hücreli Tümörler
10.Karaciğer Kanserleri
11.Diğer Kanserler
Çocukluk çağı kanserleri hangi yaşlarda görülür ?
Çocukluk çağı kanserleri yenidoğan döneminden ergenlik dönemine kadar her yaşta görülmekle birlikte,en sık ilk beş yaşta görülür.Kemik tümörleri gibi bazı kanserler 10 - 15 yaşta daha sık görülür.
Çocukluk çağı kanserlerinde risk faktörleri nelerdir ?
Kanser oluşumuna neden olan çeşitli risk faktörleri vardır.Bunlar şöyle sıralanabilir :
1.Bazı kromozom bozuklukları
2.Doğumsal bazı bozukluklar ve hastalıklar
3.Bağışıklık sistemini bozan hastalıklar
4.Çeşitli virüs enfeksiyonları
5.Radyasyona maruz kalma
6.Bazı kimyasal maddelere maruz kalma (Benzen,Ağır Metal,Tarım ilaçları ve Petrol Ürünleri )
7.Hamilelikte kullanılan bazı ilaçlar ve alkol
8.Ailede kanser olgularının fazla olması ( Özellikle genç yaşta ve belli tip kanserlerin görülmesi )
Çocukluk çağı kanserlerinde uyarıcı belirtiler nelerdir ?
Çocukluk çağı kanserlerinde bazı belirtici uyarıları bilmek ve bunların varlığında hızla doktora başvurmak gerekir.
1.Boyun,koltuk altı ve kasık bölgesinde lenf bezelerinde şişlikler
2.Vücudun herhangi bir bölgesinde şişlik
3.Solukluk,halsizlik
4.Sık ateşlenme
5.Ciltte morluklar,çürükler
6.Burun,dişeti kanamaları
7.Başağrısı,kusma
8.Ateşsiz havale geçirme
9.Dengesizlik,yürüme bozukluğu,görme bozukluğu
10.Kemik,eklem ağrıları
11.Enfeksiyon ( İltihab ) tedavisine rağmen sebat eden öksürük,nefes darlığı
12.Gelişme geriliği,aşırı tartı kaybı
13.İdrarda kan,idrar ve dışkılamada zorlanma
14.Göz bebeğinde parlaklık,gözde kayma
Uyarıcı belirtiler olduğunda hemen en yakın doktora veya sağlık kuruluşuna başvurmalı,gerekli tetkikler yapılıp,kanser tanısı düşünülüyorsa hasta onkoloji merkezlerine sevk edilmelidir.Onkoloji merkezlerinde kanser tanı ve tedavisinde uzmanlaşmış çeşitli branş hekimleri vardır.Bu merkezler ülkemizdeki birçok büyük şehirdeki ( İstanbul,Ankara,İzmir,
Adana,Antalya vs. ) üniversite ve Sağlık Bakanlığının Eğitim ve Araştırma Hastanelerinde mevcuttur.
Çocukluk çağı kanserlerinde tedavi şekli nedir ?
Kanser tedavisinde üç ana tedavi şekli vardır :
1.Cerrahi
2.Işın Tedavisi ( Radyoterapi )
3.İlaç Tedavisi ( Kemoterapi )
Bu tedavi şekilleri kanser tipine göre çeşitli kombinasyonlarda kullanılırlar.Cerrahi ve Radyoterapiye,Kemoterapinin eklenmesiyle çoğu çocukluk çağı kanserlerinde sağkalım ( Şifa şansı ) önemli ölçüde artmıştır.Günümüzde kansere yakalanan çocukların % 60 - 70'i tamamen iyileşebilmektedir.İstatistiklere göre günümüzde gelişmiş ülkelerde her 900 erişkinden biri çocukluk çağı kanser sağkalanıdır.Bu çocukların toplumun sağlıklı birer bireyi olarak uzun bir hayat yaşayabilmeleri için hem etkin tedaviyle çocukları kanserden iyileştirmek,hem de tedaviyi geç yan etkilerin en az olacağı şekilde planlamak gereklidir.
Kemoterapi Nedir ?
Kemoterapi kansere karşı ilaçla tedavi demektir.Bu ilaçlar iğne olarak yapılabilir,bir kısmı ağızdan ( tablet,kapsül,şurup veya süspansiyon şeklinde ) alınabilir.Kemoterapi ilaçlar iğne olarak en sık damardan,bazen kalçadan ve ciltaltına yapılabilir.Kan kanserinde,lenf bezesi kanserlerinde,bazı beyin tümörlerinde Kemoterapi ilaçları belden,bel suyuna verilebilir.( İntratekal ) Tedaviler çok sıksa,damaryolu zor bulunursa,santral venöz kateter denilen özel aletler takılabilir.Kateterlerin tamamen cilt altına ( port kateter ) yerleştirilen tipleri,ayrıca uçları dışarıda olan tipleri vardır.Kemoterapi ilaçları kana karıştıktan sonra hızla çoğalan kanser hücrelerinin içine girerler.Kanser hücresinin büyüme ve çoğalmasını engeller ve sonunda yok olmasını sağlarlar.Kanser ilaçları,kanser hücreleri dışında hızla çoğalan,sindirim sistemini döşeyen mukoza,kemik iliği,saç kökleri gibi diğer hücreleride etkiler ve bazı yan etkilere neden olabilir.
Radyoterapi Nedir ?
Yüksek enerjili X - ışınları ile tedavi demektir.Yüksek doz radyasyon,hücreleri öldürebilir ve çoğalmalarını önleyebilir.Kanser hücreleri normal hücrelerden daha hızlı çoğaldıklarından,tedavide radyasyon tedavisi kullanılabilir.Tedavi sırasında hastaya ağrı vermez.Hasta tek başına odada kaldığından küçük çocukları önceden hazırlamak gerekir.Cilt hassas olacağından tedavi sırasında sabun veya losyon kullanılmamalıdır.
Kanserden korunma yolları nelerdir ?
Erişkinlerde sigara ve diğer tütün ürünlerini kullanmayarak akciğer kanserlerinden korunma,bol lif içeren meyve ve sebzeden zengin gıda alımı ile kalın bağırsak kanserinden korunma önemlidir.Çocukluk çağı kanserlerinde kesin korunma yolları yoktur.Ancak iyi beslenme ve enfeksiyonlardan korunarak bağışıklık sisteminin güçlenmesi,kimyasal karsinojenlerden ( Kansere neden olan kimyasal maddeler ) ve radyasyondan korunma,anne adaylarının doğumsal bozukluklar,kullandıkları ilaçlar ve alkol açısından kontrol altında olmaları riski azaltılabilir.
Kanser bulaşıcı bir hastalık mıdır ?
Kanser bulaşıcı bir hastalık değildir.Kanser tanısı almış bir hastanın kenseri bulaştırma riski yoktur,ancak gerek hastalığı,gerekse de tedavisi nedeniyle bağışıklık sistemi baskılanmış olduğundan,başkalarından kolaylıkla mikrop kapabilir ve ağır ateşli hastalık geçirebilir.O nedenle kanserli hastaları aksıran,öksüren kişilerden,kalabalık,kirli ortamlardan uzak tutmalıyız.
ÇOCUKLUK ÇAĞI KANSERLERİ : TANILARA GÖRE AÇIKLAYICI BİLGİLER
KAN KANSERLERİ ( Lösemi )
Risk Faktörleri
* Ailede özellikle kerdeşte lösemi varlığı
* Kalıtsal bazı hastalıklar ve kromozom anomalileri
* İyonize edici radyasyona maruz kalmak
* Benzen,ağır metal,tarım ilaçları ve petrol ürünleri gibi kimyasal maddelere maruz kalmak
* Bağışıklık sistemini baskılayan bazı ilaçlara maruz kalmak
* Bazı viral hastalıklar sonrası
Riski Azaltan Önlemler
* Radyasyon ve elektromanyetik kirlenmeye karşı bilinçli olmak ve kendini korumak
* Kimyasal ajanlarla temastan kaçınmak
* Bağışıklık sistemine etkili ilaçları doktor kontrolünde kullanmak
* Sigara,alkol gibi uyuşturucu maddelerin kullanılmaması
Görülme Yaşı
* En sık 2 - 6 yaş
Uyarıcı Belirtiler
* Sık ateşlenme
* Halsizlik,düşkünlük
* Solukluk
* Boyun,koltuk altı ve kasık bölgelerinde lenf bezlerinde ağrısız büyüme
* Ciltte küçük mor benekler veya erken morarma,çürüme,burun,dişeti kanaması
* Ani gelişen nefes darlığı
* Kemik ve eklem ağrıları
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtilerin varlığında acilen doktora başvurmak
* Doktor kontrolünde tam kan sayımı yaptırmak
Tedavi
* Amaç,lösemik blastların ( Farklılaşmamamış ana hücreler ) oluşumunu durdurmak ve yok etmek,aynı zamanda kemik iliğinin normal hücrelerinin çoğalıp,görev yapmalarını sağlamaktır.
1.Kemoterapi Dışı Tedavi : Kemoterapi ile parçalanan lösemi hücrelerinden açığa çıkan ürik asit,fosfor ve potasyum gibi maddelerin vücuda zararlarını önlemek
2.Kemoterapi ( İlaç Tedavisi ) : Erkeklerde 3 yıl,kızlarda 2 yıl uygulanır.
* Remisyon İndüksiyon : Kandaki blast hücrelerinin tamamen temizlenmesi için yapılan yoğun ilaç tedavisi
* Merkezi Sinir Sistemi Profilaksisi : Yüksek riskli hastalarda beyinde saklanabilen lösemi hücrelerini öldürmek için Radyoterapi ( Işın Tedavisi ) yapılır.
* İdame Tedavisi : Hastalığın iyilik halinin devamı için ağız yoluyla alınan ilaç ile devam edilmesi
3.Psikoterapi :Hasta ve yakınlarından oluşacak psikolojik sorunların çözümlenmesi
BEYİN TÜMÖRLERİ
Risk Faktörleri
* Ailede kanser varlığı
* Bazı kalıtsal hastalıklar ( Kahve renkli iri benler,karaciğer ve böbrek kistlerinin varlığı )
* İyonize edici radyasyona maruz kalmak
* Elektromanyetik kirlenme
Riski Azaltan Önlemler
* İyonize edici radyasyon ve elektromanyetik kirlenmeye karşı bilinçli olmak ve kendini korumak
Uyarıcı Belirtiler
* Başağrısı
* Kusma
* Görme bozukluğu,çift görme
* Dengesizlik
* Okul başarısızlığı,kişilik değişiklikleri
* Havale geçirme
* Şaşılık,göz hareketlerinde bozukluk
* Kol ve bacaklarda kuvvetsizlik,felç
* Küçük bebeklerde huzursuzluk
* Bıngıldak kabarıklığı
* Kafa çevresinde büyüme
* Gelişme geriliği
* Başını bir tarafa eğik tutma
* Omurilik tümörlerinde sırt-bel ağrısı,kol-bacak felçleri
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtilerin varlığında acilen doktora başvurmak
* Doktor önerisi ile bilgisayarlı tomografi ve magnetik rezonans görüntüleme çektirmek
Tedavi
1.Cerrahi : Tüm beyin tümörlerinde hastaya kalıcı zarar vermeden tümörün olabildiğince çıkarılması amaçlanır
2.Radyoterapi : Işına duyarlı olduğu bilinen tümörlere uygulanır.Hem kafa hem de bel suyuna yayılma olasılığı olan tümörlerde omurilik boyunca bel de ışınlanır.
3.Kemoterapi : İlaç tedavisine duyarlı olan tümörlerde ve ışın tedavisinin yan etkilerinin yüksek olduğu 3 yaşın altındaki çocuklarda uygulanır.
Bu üç tedavi şekli hastanın yaşına ve tümörün cinsine göre kombine edilmektedir.
LENFOMALAR
Hodgkin Hastalığı ve Hodgkin Dışı Lenfomalar
Risk Faktörleri
* Ailede lenfoma varlığı
* Kalıtsal veya edinsel bağışıklık yetersizliği hastalıkları
* Bazı kromozom bozuklukları
* Epstein - Barr Virüsü enfeksiyonu
Riski Azaltan Faktörler
* Bağışıklık sistemini güçlendirmek ( Beslenme ve enfeksiyonlardan korunmak )
Görülme Yaşı
* En sık 5 - 15 yaş
Uyarıcı Belirtiler
* Boyun,koltuk altı,kasık bölgelerinde lenf bezlerinde ağrısız şişlikler
* Kuru ve inatçı öksürük
* Solunum sıkıntısı
* Solukluk
* Halsizlik,yorgunluk
* Terleme
* Kilo kaybı
* Sık ateşlenme
* Karın ağrısı,karında şişlik,gerginlik
* Kusma,ishal
* Kanlı dışkı
* Barsak tıkanıklığı
* İdrar yapmada zorluk
* Kemik ve eklem ağrıları
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtilerin varlığında acilen doktora başvurmak
Tedavi* Lenfomaların tipine göre tedavi değişir.
*Hodgkin hastalığı hem ilaç tedavisine hem de ışın tedavisine duyarlı olduğundan ; tüm hastalarda ilaç tedavisi ve ardından da ışın tedavisi yapılır.
*Hodgkin Dışı Lenfomalar çok hızlı ilerler.Acilen tedaviye başlamak gerekir,temel tedavi yaklaşımı ilaç tedavisidir.Işın tedavisi ve cerrahi yaklaşım ancak bazı özel durumlarda uygulanmaktadır.
* B Hücreli Hodgkin Dışı Lenfomada ilaç tedavi süresi kısadır.T Hücreli Hodgkin Dışı Lenfomada tedavi Lösemi tedavisi gibidir.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]NÖROBLASTOM ( İlkel Sinir Hücrelerinin Kanseri )
Risk Faktörü
* Kardeşte aynı hastalığın olması
* Alkolik anne bebeği
* Sara hastalığı nedeni ile ilaç kullanan anne bebeği
* Genişlemiş kalın barsak hastalığı
* Ailede benzer hastalıkların olması
Riski Azaltan Önlemler
* Anne adaylarının alkol ve ilaç kullanmamaları
Görülme Yaşı
* En sık ilk 4 yaşta
Uyarıcı Belirtiler
* Annenin gebelikte çarpıntısı olması,tansiyonunun yüksek olması
* Vücudun birçok yerinde ortaya çıkabilir
* Karın ağrısı,karında şişlik
* Baş - boyunda şişlik
* Gözde şişlik,morarma,göz kapağında düşme,göz bebeğinde küçülme,kontrol edilemeyen göz hareketleri
* Vücutta istemsiz hareketler
* Kol veya bacaklarda ağrı veya felç
* Dışkı veya idrar kaçırma veya tutukluk
* İshal veya kabızlık
* Sırt veya bel ağrısı,omurga eğrilikleri
* İştahsızlık,kusma
* Burun tıkanıklığı,kanama
* Solukluk,halsizlik,uyku hali
* Solunum sıkıntısı,yutma zorluğu
* Lenf bezlerinde şişlik
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtilerin varlığında zaman geçirmeden doktora başvurmak
Tedavi
* Cerrahi Yaklaşım : Tanısal veya tedavi amaçlı olabilir.Mümkünse kitle tam çıkartılmaya çalışılır.Erken evrelerde tümörün tam çıkarılması tek tedavi şekli olabilir.
* Kemoterapi : İleri evre tümörlerde temel yaklaşımdır.Çok ilaçlı tedaviler kullanılır.
* Radyoterapi : Işına duyarlı bir tümördür.İlaçla kontrol altına alınamamış,cerrahi olarak çıkarılamayan tümörlere verilir.
* Diğer tümörlerdeki gibi hastalığın yayılımına göre tedavi planlaması yapılır.
WILMS TÜMÖRÜ ( İlkel Böbrek Hücrelerinin Tümörü )
Risk Faktörleri
* Kardeşte Wilms Tümörü olması
* Göz bebeğinin etrafındaki renkli halkanın ( iris ) olmaması
* Kromozom anomalileri
* Böbrek ve idrar yollarında doğumsal anomaliler ( At nalı böbrek,gelişmemiş böbrek,kistik böbrek hastalığı )
* Üreme organlarında doğumsal anomaliler ( İnmemiş testis,idrar çıkış deliği anomalileri )
* Zeka geriliği,küçük kafatası
* Göbek fıtığı,organ büyüklükleri veya vücudun bir yarımının büyümesi
* Kulak anomalileri
* Ciltte sarı-kahverengi lekeler
Riski Azaltan Önlemler
* Hamileliklerin başlangıçtan itibaren doktor kontrolünde bebeklerin anomaliler yönünden izlenmesi
Görülme Yaşı
* En sık ilk 5 yaşta
Uyarıcı Belirtiler
* Karında şişlik,ele gelen kitle
* Kanlı idrar
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtilerin varlığında zaman geçirmeden doktora başvurmak
Tedavi
* Cerrahi : Tümör ile beraber böbreğin tamamı çıkarılır.
* Radyoterapi : Işına duyarlıdır.Evre ve patolojik sınıflamaya göre ışın tedavisine karar verilir.Cerrahi sonrası en kısa zamanda,10 gün içinde başlanır.İyi ve kötü gidişli tümör tipine göre değişen dozlarda verilir.
* Kemoterapi : Cerrahi sonrası en kısa zamanda,en fazla 5 günde ilaç tedavisinde başlanmalıdır.Yayılmamış olanlarda daha az sayıda,yayılmış olanlarda ise daha fazla sayıda ilaç kullanılarak,ilaç tedavisi başlanır.
* Tedavi süresi 6 ay ile 15 ay arasında değişmektedir.
YUMUŞAK DOKU SARKOMLARI ( Rabdomyosarkom vb. )
Risk Faktörleri
* Ailede kanser varlığı
* Doğmalık anomaliler ( İdrar yolları ve üreme organı anomalileri,küçük kafa,iskelet bozuklukları,kalp anomalileri,vücudun bir bölümü veya organlarda büyüme,vücutta iri kahverengi benler
* Uyuşturucu kullanan annelerin çocukları
* Doğum öncesi radyasyona maruz kalma
Riski Azaltan Önlemler
* Hamileliklerin başlangıçtan itibaren kontrolü
* İyonize edici radyasyondan kaçınma
Görülme Yaşı
* En sık 2 - 6 ve 12 - 19 yaş
Uyarıcı Belirtiler
* Vücudun her yerinde yerleşebilir.Yerleştiği yere göre şişlik ve bazı belirtiler yapar.
* Baş boyunda kitle
* Gözde şişlik,şaşılık,göz kapağında kitle
* Sinüzit,burun kanaması,tek taraflı burun akıntısı
* Kulak akıntısı,dış kulakta polipoid kitle
* Karın şişliği,gerginlik
* Kanlı idrar,idrar zorluğu
* Kanlı vaginal akıntı,vagende kitle
* Testis yanında ağrısız şişlik
* Kabızlık
* Kol ve bacakta ağrısız şişlik
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtiler varlığında zaman geçirmeden doktora başvurmak
Tedavi
* Cerrahi,ilaç tedavisi ve ışın tedavisinden oluşan multimodeltedavinin en etkin biçimde uygulandığı tümörlerden birisidir.Herbir tedavi modelinin uygulama zamanı ve yoğunluğu,tümörün yerleşim yeri,yayılım derecesi,hastalığın alt tipi ve hastanın yaşına göre planlanmaktadır.
* Cerrahi : Temel prensip,geniş rezeksiyon ile tümörün tam çıkarılmasıdır.Ancak hastada fonksiyon ve kozmetik bozucu agresif girişimlerden kaçınılmalıdır.
* Kemoterapi : Hastalığın yerleşim yeri,yayılım derecesi ve histolojik alt tiplerine göre yoğunluğu değişmek üzere tüm hastalarda ila. tedavisi kullanılmaktadır.
* Radyoterapi : İyi histolojili ve çok erken dönemde saptanmış olan grup hariç,tüm hastalarda ışın tedavisi kullanılır.
KEMİK KANSERLERİ
Risk Faktörleri
* Ailede kanser
* Kromozom bozuklukları
* İyonize edici radyasyon
* Radyokontrast maddelere sık maruz kalmak
* Yaşıtlarına göre uzun boy
* Doğmalık kemik hastalıkları
Risk Azaltan Önlemler
* İyonize edici radyasyondan ve radyokontrast maddelerden kaçınmak
Görülme Yaşı
* En sık 12 - 19 yaş
Uyarıcı Belirtiler
* Ağrı
* Şişlik
* Hareket kısıtlılığı
* Ateş
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtiler varlığında zaman geçirmeden doktora başvurmak
Tedavi
1.Osteosarkom Tedavisi : Primer tadavisi cerrahi ve ilaç tedavisidir.Işına dirençli bir tümördür.İlaç tedavisi cerrahiden sonra uygulanabileceği gibi,cerrahiden önce başlanıp sonrası da devam edilebilir.Işın tedavisi bazı özel durumlarda kullanılabilir.
2.Ewing Sarkoma Tedavisi : Yaygın bir hastalık olduğundan öncelikle ilaç tedavisine başlanmalıdır.Lokal kontrolü ( hastalığın başlangıç yerinin kontrolü ) sağlamak için de ışın tedavisi,cerrahi tedavi,veya her ikisi birden kullanılabilir.
RETİNABLASTOM ( Gözğn İlkel Hücrelerinin Tümörü )
Risk Faktörleri
* Ailede Kanser
* Kromozom anomalileri
* Doğmalık anomalileri ( Küçük kafa,geniş burun kökü,gözlerin birbirinden uzak olması,küçük göz küresi,düşük göz kapağı,başparmak anomalileri )
Riski Azaltan Önlemler
* Hamilelikten başlangıçtan itibaren doktor kontrolü
* Ailede retinablastom varsa genetik danışma ve doğum öncesi tarama yöntemi ile yeni hamileliklerde risk oranının belirlenmesi
Görülme Yaşı
* En sık ilk 2 yaş
Uyarıcı Belirtiler
* Işıkta gözde beyaz yansıma ( kedi gözü refleksi )
* Şaşılık
* Kırmızı ağrılı göz
* Görme kaybı
* Solukluk,kafada ve vücudun diğer yerlerinde şişlik ( İleri evre belirtileri )
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtiler varlığında zaman geçirmeden göz doktoruna başvurmak
Tedavi
* Amaç görme fonksiyonu olan gözü kurtarmaktır.Tümörün yayılımına göre tedavi yapılır.Cerrahi,ilaç tedavisi,ışın tedavisi,
fotokoagulasyon,kriyoterapi tedavi modellerinden biri veya birkaçı birlikte kullanılabilir.
GERM HÜCRELİ TÜMÖRLER
Risk Faktörleri
* Kromozom bozuklukları
* Üreme organlarına ait doğumsal bozukluklar
Riski Azaltan Önlemler
* Hamilelikte kontrol
Görülme Yaşı
* En sık 0 - 3 yaş ve 8 - 14 yaş
Uyarıcı Belirtiler
* Dışkı ve idrar yapmada güçlük
* Karında şişlik
* Testislerde ağrısız şişlik
* Karında şişlik,gerginlik,ağrı,kusma
* Kanlı vaginal akıntı
* Öksürük,solunum sıkıntısı
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtilerin varlığında zaman geçirmeden doktora başvurmak
Tedavi
* Yayılımın olmadığı evrelerde ( Evre 1 ) ve olgun teratom tiplerinde yalnızca cerrahi yeterli olmaktadır.Diğer evrelerde ve malign germ hücreli tümörlerde ise kemoterapi ( İlaç Tedavisi ) uygulanır.
DİĞER KANSERLER
* Çeşitli organ kanserleri çocuklarda çok seyrek olup,özellikleri erişkin kanserlerde olduğu gibidir.
KANSER TEDAVİSİ SIRASINDA UYULMASI GEREKEN KURALLAR,YAN ETKİLER VE DESTEK TEDAVİSİ
UYULMASI GEREKEN TEMİZLİK KURALLARI
* Kanser ve kanser tedavisi sırasında hastanın infeksiyon ( İltihabi Hastalıklar ) riski yüksektir.Sağlıklı bir kişide önemli bir hastalık oluşturmayan bir mikroorganizma ( Mikrop ) kanserli çocukta çok ağır ateşli hastalığa neden olabilir.Temizlik kurallarına uyarak bu riski azaltabilirsiniz.
* El Yıkama : Yemek öncesi ve yemek sonrasında,tuvalet ihtiyacı sonrasında ve çocuğa yapılacak her müdahaleden sonra eller mutlaka en az 30 saniye su ve sabunla yıkanmalıdır.Sıvı sabun ve kullanılıp atılan kağıt havlu kullanılmalıdır.
* Vücut Temizliği : Vücut temizliği çok önemlidir.Çocuğun sabah kalkınca eli yüzü yıkanmalıdır.Bu işlem hasta kalkabiliyorsa lavabo başında,değilse temiz sabunlu bir bez ile yapılabilir.Hasta sık çamaşır değiştirmeli,sık banyo yapmalıdır.Kemoterapi
( İlaç Tedavisi ) sırasında banyo yapmanın bir sakıncası yoktur.Radyoterapi ( Işın Tedavisi ) sırasında ise ışın gören sahanın yıkanmaması istenir.Bu konuda doktorun önerisine uyulmalıdır.
* Ağız Bakımı : Dişler her öğün sonrasında ( günde 3 kez ) yumuşak kıllı bir fırça ile fırçalanmalıdır.Tedavi sırasında ağızda yara ( Mukozit ),dişetlerinde kanama olabilir.Bu durumda diş fırçalama çok ağrılı olabilir,o nedenle temiz süngerli bir çubuk ile dişler temizlenebilir.Ayrıca günde 3 kere yemekten sonra ağız gargarası yapılmalıdır.Bu işlem hazır satılan gargaralarla
( Klorheksidinli Gargara gibi ) yapılabileceği gibi,bikarbonatlı ( Kaynatılmış ılıtılmış 1 bardak suya 1 kaşık karbonat koyarak )
gargara ile de yapılabilir.Mukozit varsa,mikostatin içeren süspansiyon günde 3 kere 1 damlalık dolusu ağız içine damlatılır.
* Beslenme : Tedavi sırasında birkaç durum dışında,hasta her istediğini yiyip içebilir.Yiyecek ve içeceklerin temizliği çok önemlidir.Kabuklu meyveler iyice yıkanıp,kabukları soyulmalıdır.Açıkta satılan yiyecek ( tezgahta satılan simit,tatlı gibi ) verilmemelidir.Ambalajlı gıdalar ( ambalaj içinde bisküvi gibi ),pişmiş gıdalar verilir.Kortikosteroidler ( dekort prednol gibi )
tedavide kullanıldığında tuz kısıtlaması yapılmalıdır.Kemoterapi verilirken ve sonrasında bulantı,kusma varsa ağır gıdalardan ( yağlı,baharatlı ) kaçınılmalıdır.Kemoterapi verilirken naneli şeker,sakız çiğnenerek ağıdaki metalik tat giderilebilir.
* Bulaşma : Kanserli hasta kimseye hastalığını bulaştırmaz.Ancak etrafındaki enfeksiyonlu ( iltihabi hastalık,grip,nezle,boğaz iltihabı gibi ) hastadan kanserli hastaya çok kolay enfeksiyon bulaşabilir ve onda ateşli ağır hastalık oluşturabilir.O nedenle öksüren,aksıran,ateşli hastalardan uzak kalması gereklidir.
TEDAVİNİN YAN ETKİLERİ VE ÖNLEMLER
* Kan akımına karışan kemoterapötik ilaçlar,kanser hücreleri gibi hızlı çoğalan hücreler tarafından tutulur.Hücrenin büyüme ve çoğalmasını önler,sonunda hücre yok olur.Antikanser hücreler yalnızca kanser hücrelerini değil,gastrointestinal sistem,kemik iliği,saç kökleri ve üreme sistemi gibi hızlı çoğalan diğer normal hücreleri de etkiler.Dolayısıyla da tedavinin istenmeyen yan etkileri olur.Çoğu yan etkiler uygun önlemlerle azaltılabilir.Yan etkilerin şiddeti ve tipi,kişiye ve tedaviye göre değişir.Bu yan etkilerin çoğu geçicidir.
Daha az görülen akut yan etkiler :
Allerjik reaksiyonlar ( Kaşıntı,döküntü,göz kapaklarında,elde ve ayakta şişlik,nefes almakta zorluk )
Damar dışına ilaçların sızması
Sık görülen geç yan etkiler :
Saç dökülmesi
Nadir görülen geç yan etkiler :
Sarılık ( Karaciğerdeki bozukluğa bağlı olarak cilt ve göz renginin sarı olması )
Hemorajik sistit ( Mesanede ilaçların yaptığı zarara bağlı olarak idrarın kanlı gelmesi )
Sinir sistemi bozuklukları ( Dalgınlık,yorgunluk,iletişim bozukluğu )
KEMOTERAPİNİN YAN ETKİLERİNİN AZALTACAK UYGULAMALAR
1.Vinkristin'e bağlı kabızlık : Tedaviden önce başlanıp,1 hafta boyunca bol sıvı alımı,meyve suları,sebze ve kepekli gıda verilir.Kabızlık çok şiddetli ise laksatif ilaç verilir.
2.Bulantı ve kusma : Bazı ilaçlarla azaltılabilir,ancak tam önlemek olası değildir.
3.Prednizon ve Deksametazon'a bağlı yemek borusunda ve midede ekşime ve ağrı : Bunu önlemek için yarım bardak süt ve her ilaçla birlikte 1 - 2 kaşık antiasid verilir.
4.Metotreksat,Adriamisin gibi ilaçlarla ağızda oluşan yaralar : Önleyici özel bir diyet yoktur.Ağız sağlığına dikkat edilmeli ve özel gargaralar kullanılmalı.
5.Vinkristin,Adriamisin,Metotreksat,Siklofosfamid gibi ilaçlara bağlı saç dökülmesi : Kullanılan ilaçlara göre değişik derecelerde olabilir.Önlemek olası değildir,ancak tekrar saçlar çıkar.Yeni çıkan saçların renk ve yapısı farklı olabilir.İstenirse peruk kullanılabilir.
6.Enjeksiyon yerinde Vinkristin,Daunorubisin veya Adriamisin sızmasına bağlı doku yanıkları : Enjeksiyon yerinde ağrı,şişlik,
kızarıklık olabilir.Doktora bildirilir ve uygun tedavi yapılır.
7.Hemorajik Sistit ( Mesaneden kanama ) : İlaç verildikten hemen sonra veya haftalar,aylar sonra da olabilir.Mesanede ilaç bırakmamak için bol sıvı verilmelidir.Pembe veya kanlı idrar görüldüğünde hemen doktora bildirilmelidir.
8.Bazı ilaçlar güneşe duyarlılığı arttırabilir.Koruyucu losyonlar kullanılır.
KAN VE KAN ÜRÜNLERİ TRANSFÜZYONU
* Kemoterapinin en önemli yan etkilerinden biri de kemik iliğinin normal kan hücrelerini ğretme özelliğini azaltmasıdır.Bunu sonucunda da anemi,kanama ve infeksiyon riskleri artmaktadır.Bu durumda kan değerlerinde düşme görülebilir.Doktor gerekli gördüğü takdirde,hastaya kan veya kan ürünleri hastanede verilir ( Kan ve kan ürünleri transfüzyonu ).Kan ve kan ürünleri ( Eritrosit Süspansiyonu,Trombosit Süspansiyonu gibi ) Kızılay Kan Merkezi'nden veya Kan Bankalarından elde edilir.
ANEMİ
* Hemoglabin değerinin hastanın yaşına uygun değerin altına düşmesidir.Kanser tedavisi sırasında hemoglabin 8gr/dl altına düşerse hastaya " Eritrosit Süspansiyonu " ( Çocuklarda ) 10cc/kg. dozda 4-6 saatte verilir.
TROMBOSİTOPENİ
* Trombosit değerinin 175.000/mm3 altında olmasına trombositopeni denir.Trombosit değeri 100.000/mm3 altında olduğunda kanama riski vardır.Bu hastaların travmadan ( vurma,çarpma ),aşırı efor gerektiren hareketlerden ( sümkürme,ıkınma ) kaçınmaları gerekir.Trombositler 20.000/mm3 altına düştüğünde ise spontan kanama ( beyin kanaması gibi ) olabilir.Trombositler 5.000/mm3 altında ise spontan kanama riski çok fazladır.
* Trombositler 100.000/mm3 altında olup,kanama varsa ( burun kanaması,idrarda kanama,mide kanaması gibi ) veya trombositler 20.000/mm3 altında ise trombosit süspansiyonu transfüzyonu ( çocuklarda 10Kg'a 1 ünite dozda,her ünite 20 dakikada ) uygulanır.
TRANSFÜZYONDA DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR
1.Kan verecek kişinin ( donör ),kanla geçebilen enfeksiyonlar yönünden ( Hepatit-B,Hepatit-C,HIV,Sfiliz ) taraması yapılmalıdır.
2.Tüm kan ve kan ürünleri hastanın kan grubundan olmalıdır.
3.Kan ve kan ürünleri ışınlanmalıdır.
4.Eritrosit süspansiyonu için lökosit filtresi,trombosit süspansiyonu için trombosit filtresi kullanılır.
5.Transfüzyon öncesi verici kanının alıcı kanıyla uyumlu olduğunu görmek için " Cross-Match " yapılır.
ATEŞLİ NÖTROPENİ
* Kanser veya kanser tedavisinin kemik iliğini baskılaması nedeniyle hastanın kan değerlerinde düşme görülebilir.Lökositler ve onların içinde nötrofillerin sayısı düşebilir.Nötrofillerin 500/mm3 altına düşmesine " NÖTROPENİ " denir.Nötropeni durumunda,hastanın infeksiyonlara yakalanma riski fazladır.Bu hastalar ateş yönünden çok yakın izlenmelidir ( ateşli nötropeni ).
Ateş koltuk altından 38'C üstünde olduğunda hasta hemen hastaneye getirilmelidir.
* Ateşli nötropenik hasta acilen hastanede yatırılır.Gerekli tetkikler ( kültürler vs. ) alınarak,hemen damar yolundan geniş spektrumlu antibiyotik tedavisine başlanır.Tedavi,hastanın ateşi düşüp,nötropeni düzelene kadar devam eder.Kültürlerde üreme varsa,tedavinin şekli ve süresi uygun şekilde düzenlenir.
* Hastanın diğer kan değerlerine de bakılır.Gerekiyorsa kan ve kan ürünleri transfüzyonu ( Eritrosit Süspansiyonu,Trombosit Süspansiyonu gibi ) uygulanır.
Vücudumuzun temel yapıtaşı hücrelerdir.Hücreler,kontrollu ve dengeli bir şekilde çoğalarak normal büyüme ve gelişmeyi sağlarlar.Vücudun herhangi bir yerindeki hücrelerin kontrolsuz bir şekilde çoğalması sonucunda bir şişlik oluşur,buna tümör denir.Tümörler selim ( benign ) veya habis ( malign ) olabilir.Selim tümörler kaynak aldıkları bölgeye sınırlıdırlar,diğer bölgelere yayılım yapmazlar.Habis tümörler ise kaynak aldıkları bölgede büyürler,ayrıca komşu dokulara ve uzak organlara yayılabilirler.Habis tümörlere kanser denir.
ÇOCUKLUK ÇAĞI KANSERLERİ HAKKINDA GENEL BİLGİLER
Çocukluk Kanserlerinin görülme sıklığı ?
Tüm kanserlerin % 2- 4'ü çocuklarda görülür.Çocukluk çağı kanserlerinin görülme sıklığı bir milyon çocukta 120 kadardır.Buna göre Türkiye'de her yıl 2400 yeni çocuk kanseri olgusu beklenmektedir.Kanser tanı ve tedavisinde,özellikle ilaç tedavisinde ( Kemoterapi )kaydedilen önemli gelişmelere paralel olarak çocukluk çağı kanserlerinde sağkalım önemli ölçüde artmıştır.Çocukluk çağı kanserlerinin % 60 - 70'i günümüzde tamamen şifaya kavuşmaktadır."Kanserden korkma,geç kalmaktan kork" sloganı çok doğrudur.Erken tanı konan,erken evrede yakalanan hastalarda kurtulma şansı öok yüksektir. ( % 80 - 90 ) Bizim görevimiz,hem halkı,hem her basamaktaki sağlık çalışanlarını bu konuda bilgilendirmek,böylelikle hastanın en küçük uyarıcı belirtilerde hekime başvurmasını ve hekimin de hızlı bir şekilde tanıya gidip hastayı kanser tedavilerinin yapıldığı merkezlere sevk etmesini sağlamaktır.
Çocukluk çağı kanserleri nelerdir ?
Çocukluk çağı kanserlerinin % 30'unu kan kanserleri ( lösemiler ) kalan % 70'ini de vücudun diğer bölgelerinde görülen solid tümörler oluşturur.
Çocukluk çağında görülen kanserler sıklık sırasına gör şınlardır :
1.Lösemiler
2.Beyin Tümörleri
3.Lenfomalar ( Lenf bezesinden kaynaklanan kanserler )
4.Nöroblastomlar ( İlkel sinir hücrelerinden köken alan kanserler )
5.Wilms Tümörü ( çocukluk çağında en sık rastlanan böbrek tümörü )
6.Yumuşak Dokudan Köken Alan Sarkomlar ( En sık çizgili kastan köken alan rabdomiyosarkom görülür )
7.Kemik Kanserleri ( Osteosarkom,Ewing sarkom )
8.Retinoblastom ( Göz Tümörü )
9.Germ Hücreli Tümörler
10.Karaciğer Kanserleri
11.Diğer Kanserler
Çocukluk çağı kanserleri hangi yaşlarda görülür ?
Çocukluk çağı kanserleri yenidoğan döneminden ergenlik dönemine kadar her yaşta görülmekle birlikte,en sık ilk beş yaşta görülür.Kemik tümörleri gibi bazı kanserler 10 - 15 yaşta daha sık görülür.
Çocukluk çağı kanserlerinde risk faktörleri nelerdir ?
Kanser oluşumuna neden olan çeşitli risk faktörleri vardır.Bunlar şöyle sıralanabilir :
1.Bazı kromozom bozuklukları
2.Doğumsal bazı bozukluklar ve hastalıklar
3.Bağışıklık sistemini bozan hastalıklar
4.Çeşitli virüs enfeksiyonları
5.Radyasyona maruz kalma
6.Bazı kimyasal maddelere maruz kalma (Benzen,Ağır Metal,Tarım ilaçları ve Petrol Ürünleri )
7.Hamilelikte kullanılan bazı ilaçlar ve alkol
8.Ailede kanser olgularının fazla olması ( Özellikle genç yaşta ve belli tip kanserlerin görülmesi )
Çocukluk çağı kanserlerinde uyarıcı belirtiler nelerdir ?
Çocukluk çağı kanserlerinde bazı belirtici uyarıları bilmek ve bunların varlığında hızla doktora başvurmak gerekir.
1.Boyun,koltuk altı ve kasık bölgesinde lenf bezelerinde şişlikler
2.Vücudun herhangi bir bölgesinde şişlik
3.Solukluk,halsizlik
4.Sık ateşlenme
5.Ciltte morluklar,çürükler
6.Burun,dişeti kanamaları
7.Başağrısı,kusma
8.Ateşsiz havale geçirme
9.Dengesizlik,yürüme bozukluğu,görme bozukluğu
10.Kemik,eklem ağrıları
11.Enfeksiyon ( İltihab ) tedavisine rağmen sebat eden öksürük,nefes darlığı
12.Gelişme geriliği,aşırı tartı kaybı
13.İdrarda kan,idrar ve dışkılamada zorlanma
14.Göz bebeğinde parlaklık,gözde kayma
Uyarıcı belirtiler olduğunda hemen en yakın doktora veya sağlık kuruluşuna başvurmalı,gerekli tetkikler yapılıp,kanser tanısı düşünülüyorsa hasta onkoloji merkezlerine sevk edilmelidir.Onkoloji merkezlerinde kanser tanı ve tedavisinde uzmanlaşmış çeşitli branş hekimleri vardır.Bu merkezler ülkemizdeki birçok büyük şehirdeki ( İstanbul,Ankara,İzmir,
Adana,Antalya vs. ) üniversite ve Sağlık Bakanlığının Eğitim ve Araştırma Hastanelerinde mevcuttur.
Çocukluk çağı kanserlerinde tedavi şekli nedir ?
Kanser tedavisinde üç ana tedavi şekli vardır :
1.Cerrahi
2.Işın Tedavisi ( Radyoterapi )
3.İlaç Tedavisi ( Kemoterapi )
Bu tedavi şekilleri kanser tipine göre çeşitli kombinasyonlarda kullanılırlar.Cerrahi ve Radyoterapiye,Kemoterapinin eklenmesiyle çoğu çocukluk çağı kanserlerinde sağkalım ( Şifa şansı ) önemli ölçüde artmıştır.Günümüzde kansere yakalanan çocukların % 60 - 70'i tamamen iyileşebilmektedir.İstatistiklere göre günümüzde gelişmiş ülkelerde her 900 erişkinden biri çocukluk çağı kanser sağkalanıdır.Bu çocukların toplumun sağlıklı birer bireyi olarak uzun bir hayat yaşayabilmeleri için hem etkin tedaviyle çocukları kanserden iyileştirmek,hem de tedaviyi geç yan etkilerin en az olacağı şekilde planlamak gereklidir.
Kemoterapi Nedir ?
Kemoterapi kansere karşı ilaçla tedavi demektir.Bu ilaçlar iğne olarak yapılabilir,bir kısmı ağızdan ( tablet,kapsül,şurup veya süspansiyon şeklinde ) alınabilir.Kemoterapi ilaçlar iğne olarak en sık damardan,bazen kalçadan ve ciltaltına yapılabilir.Kan kanserinde,lenf bezesi kanserlerinde,bazı beyin tümörlerinde Kemoterapi ilaçları belden,bel suyuna verilebilir.( İntratekal ) Tedaviler çok sıksa,damaryolu zor bulunursa,santral venöz kateter denilen özel aletler takılabilir.Kateterlerin tamamen cilt altına ( port kateter ) yerleştirilen tipleri,ayrıca uçları dışarıda olan tipleri vardır.Kemoterapi ilaçları kana karıştıktan sonra hızla çoğalan kanser hücrelerinin içine girerler.Kanser hücresinin büyüme ve çoğalmasını engeller ve sonunda yok olmasını sağlarlar.Kanser ilaçları,kanser hücreleri dışında hızla çoğalan,sindirim sistemini döşeyen mukoza,kemik iliği,saç kökleri gibi diğer hücreleride etkiler ve bazı yan etkilere neden olabilir.
Radyoterapi Nedir ?
Yüksek enerjili X - ışınları ile tedavi demektir.Yüksek doz radyasyon,hücreleri öldürebilir ve çoğalmalarını önleyebilir.Kanser hücreleri normal hücrelerden daha hızlı çoğaldıklarından,tedavide radyasyon tedavisi kullanılabilir.Tedavi sırasında hastaya ağrı vermez.Hasta tek başına odada kaldığından küçük çocukları önceden hazırlamak gerekir.Cilt hassas olacağından tedavi sırasında sabun veya losyon kullanılmamalıdır.
Kanserden korunma yolları nelerdir ?
Erişkinlerde sigara ve diğer tütün ürünlerini kullanmayarak akciğer kanserlerinden korunma,bol lif içeren meyve ve sebzeden zengin gıda alımı ile kalın bağırsak kanserinden korunma önemlidir.Çocukluk çağı kanserlerinde kesin korunma yolları yoktur.Ancak iyi beslenme ve enfeksiyonlardan korunarak bağışıklık sisteminin güçlenmesi,kimyasal karsinojenlerden ( Kansere neden olan kimyasal maddeler ) ve radyasyondan korunma,anne adaylarının doğumsal bozukluklar,kullandıkları ilaçlar ve alkol açısından kontrol altında olmaları riski azaltılabilir.
Kanser bulaşıcı bir hastalık mıdır ?
Kanser bulaşıcı bir hastalık değildir.Kanser tanısı almış bir hastanın kenseri bulaştırma riski yoktur,ancak gerek hastalığı,gerekse de tedavisi nedeniyle bağışıklık sistemi baskılanmış olduğundan,başkalarından kolaylıkla mikrop kapabilir ve ağır ateşli hastalık geçirebilir.O nedenle kanserli hastaları aksıran,öksüren kişilerden,kalabalık,kirli ortamlardan uzak tutmalıyız.
ÇOCUKLUK ÇAĞI KANSERLERİ : TANILARA GÖRE AÇIKLAYICI BİLGİLER
KAN KANSERLERİ ( Lösemi )
Risk Faktörleri
* Ailede özellikle kerdeşte lösemi varlığı
* Kalıtsal bazı hastalıklar ve kromozom anomalileri
* İyonize edici radyasyona maruz kalmak
* Benzen,ağır metal,tarım ilaçları ve petrol ürünleri gibi kimyasal maddelere maruz kalmak
* Bağışıklık sistemini baskılayan bazı ilaçlara maruz kalmak
* Bazı viral hastalıklar sonrası
Riski Azaltan Önlemler
* Radyasyon ve elektromanyetik kirlenmeye karşı bilinçli olmak ve kendini korumak
* Kimyasal ajanlarla temastan kaçınmak
* Bağışıklık sistemine etkili ilaçları doktor kontrolünde kullanmak
* Sigara,alkol gibi uyuşturucu maddelerin kullanılmaması
Görülme Yaşı
* En sık 2 - 6 yaş
Uyarıcı Belirtiler
* Sık ateşlenme
* Halsizlik,düşkünlük
* Solukluk
* Boyun,koltuk altı ve kasık bölgelerinde lenf bezlerinde ağrısız büyüme
* Ciltte küçük mor benekler veya erken morarma,çürüme,burun,dişeti kanaması
* Ani gelişen nefes darlığı
* Kemik ve eklem ağrıları
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtilerin varlığında acilen doktora başvurmak
* Doktor kontrolünde tam kan sayımı yaptırmak
Tedavi
* Amaç,lösemik blastların ( Farklılaşmamamış ana hücreler ) oluşumunu durdurmak ve yok etmek,aynı zamanda kemik iliğinin normal hücrelerinin çoğalıp,görev yapmalarını sağlamaktır.
1.Kemoterapi Dışı Tedavi : Kemoterapi ile parçalanan lösemi hücrelerinden açığa çıkan ürik asit,fosfor ve potasyum gibi maddelerin vücuda zararlarını önlemek
2.Kemoterapi ( İlaç Tedavisi ) : Erkeklerde 3 yıl,kızlarda 2 yıl uygulanır.
* Remisyon İndüksiyon : Kandaki blast hücrelerinin tamamen temizlenmesi için yapılan yoğun ilaç tedavisi
* Merkezi Sinir Sistemi Profilaksisi : Yüksek riskli hastalarda beyinde saklanabilen lösemi hücrelerini öldürmek için Radyoterapi ( Işın Tedavisi ) yapılır.
* İdame Tedavisi : Hastalığın iyilik halinin devamı için ağız yoluyla alınan ilaç ile devam edilmesi
3.Psikoterapi :Hasta ve yakınlarından oluşacak psikolojik sorunların çözümlenmesi
BEYİN TÜMÖRLERİ
Risk Faktörleri
* Ailede kanser varlığı
* Bazı kalıtsal hastalıklar ( Kahve renkli iri benler,karaciğer ve böbrek kistlerinin varlığı )
* İyonize edici radyasyona maruz kalmak
* Elektromanyetik kirlenme
Riski Azaltan Önlemler
* İyonize edici radyasyon ve elektromanyetik kirlenmeye karşı bilinçli olmak ve kendini korumak
Uyarıcı Belirtiler
* Başağrısı
* Kusma
* Görme bozukluğu,çift görme
* Dengesizlik
* Okul başarısızlığı,kişilik değişiklikleri
* Havale geçirme
* Şaşılık,göz hareketlerinde bozukluk
* Kol ve bacaklarda kuvvetsizlik,felç
* Küçük bebeklerde huzursuzluk
* Bıngıldak kabarıklığı
* Kafa çevresinde büyüme
* Gelişme geriliği
* Başını bir tarafa eğik tutma
* Omurilik tümörlerinde sırt-bel ağrısı,kol-bacak felçleri
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtilerin varlığında acilen doktora başvurmak
* Doktor önerisi ile bilgisayarlı tomografi ve magnetik rezonans görüntüleme çektirmek
Tedavi
1.Cerrahi : Tüm beyin tümörlerinde hastaya kalıcı zarar vermeden tümörün olabildiğince çıkarılması amaçlanır
2.Radyoterapi : Işına duyarlı olduğu bilinen tümörlere uygulanır.Hem kafa hem de bel suyuna yayılma olasılığı olan tümörlerde omurilik boyunca bel de ışınlanır.
3.Kemoterapi : İlaç tedavisine duyarlı olan tümörlerde ve ışın tedavisinin yan etkilerinin yüksek olduğu 3 yaşın altındaki çocuklarda uygulanır.
Bu üç tedavi şekli hastanın yaşına ve tümörün cinsine göre kombine edilmektedir.
LENFOMALAR
Hodgkin Hastalığı ve Hodgkin Dışı Lenfomalar
Risk Faktörleri
* Ailede lenfoma varlığı
* Kalıtsal veya edinsel bağışıklık yetersizliği hastalıkları
* Bazı kromozom bozuklukları
* Epstein - Barr Virüsü enfeksiyonu
Riski Azaltan Faktörler
* Bağışıklık sistemini güçlendirmek ( Beslenme ve enfeksiyonlardan korunmak )
Görülme Yaşı
* En sık 5 - 15 yaş
Uyarıcı Belirtiler
* Boyun,koltuk altı,kasık bölgelerinde lenf bezlerinde ağrısız şişlikler
* Kuru ve inatçı öksürük
* Solunum sıkıntısı
* Solukluk
* Halsizlik,yorgunluk
* Terleme
* Kilo kaybı
* Sık ateşlenme
* Karın ağrısı,karında şişlik,gerginlik
* Kusma,ishal
* Kanlı dışkı
* Barsak tıkanıklığı
* İdrar yapmada zorluk
* Kemik ve eklem ağrıları
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtilerin varlığında acilen doktora başvurmak
Tedavi* Lenfomaların tipine göre tedavi değişir.
*Hodgkin hastalığı hem ilaç tedavisine hem de ışın tedavisine duyarlı olduğundan ; tüm hastalarda ilaç tedavisi ve ardından da ışın tedavisi yapılır.
*Hodgkin Dışı Lenfomalar çok hızlı ilerler.Acilen tedaviye başlamak gerekir,temel tedavi yaklaşımı ilaç tedavisidir.Işın tedavisi ve cerrahi yaklaşım ancak bazı özel durumlarda uygulanmaktadır.
* B Hücreli Hodgkin Dışı Lenfomada ilaç tedavi süresi kısadır.T Hücreli Hodgkin Dışı Lenfomada tedavi Lösemi tedavisi gibidir.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]NÖROBLASTOM ( İlkel Sinir Hücrelerinin Kanseri )
Risk Faktörü
* Kardeşte aynı hastalığın olması
* Alkolik anne bebeği
* Sara hastalığı nedeni ile ilaç kullanan anne bebeği
* Genişlemiş kalın barsak hastalığı
* Ailede benzer hastalıkların olması
Riski Azaltan Önlemler
* Anne adaylarının alkol ve ilaç kullanmamaları
Görülme Yaşı
* En sık ilk 4 yaşta
Uyarıcı Belirtiler
* Annenin gebelikte çarpıntısı olması,tansiyonunun yüksek olması
* Vücudun birçok yerinde ortaya çıkabilir
* Karın ağrısı,karında şişlik
* Baş - boyunda şişlik
* Gözde şişlik,morarma,göz kapağında düşme,göz bebeğinde küçülme,kontrol edilemeyen göz hareketleri
* Vücutta istemsiz hareketler
* Kol veya bacaklarda ağrı veya felç
* Dışkı veya idrar kaçırma veya tutukluk
* İshal veya kabızlık
* Sırt veya bel ağrısı,omurga eğrilikleri
* İştahsızlık,kusma
* Burun tıkanıklığı,kanama
* Solukluk,halsizlik,uyku hali
* Solunum sıkıntısı,yutma zorluğu
* Lenf bezlerinde şişlik
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtilerin varlığında zaman geçirmeden doktora başvurmak
Tedavi
* Cerrahi Yaklaşım : Tanısal veya tedavi amaçlı olabilir.Mümkünse kitle tam çıkartılmaya çalışılır.Erken evrelerde tümörün tam çıkarılması tek tedavi şekli olabilir.
* Kemoterapi : İleri evre tümörlerde temel yaklaşımdır.Çok ilaçlı tedaviler kullanılır.
* Radyoterapi : Işına duyarlı bir tümördür.İlaçla kontrol altına alınamamış,cerrahi olarak çıkarılamayan tümörlere verilir.
* Diğer tümörlerdeki gibi hastalığın yayılımına göre tedavi planlaması yapılır.
WILMS TÜMÖRÜ ( İlkel Böbrek Hücrelerinin Tümörü )
Risk Faktörleri
* Kardeşte Wilms Tümörü olması
* Göz bebeğinin etrafındaki renkli halkanın ( iris ) olmaması
* Kromozom anomalileri
* Böbrek ve idrar yollarında doğumsal anomaliler ( At nalı böbrek,gelişmemiş böbrek,kistik böbrek hastalığı )
* Üreme organlarında doğumsal anomaliler ( İnmemiş testis,idrar çıkış deliği anomalileri )
* Zeka geriliği,küçük kafatası
* Göbek fıtığı,organ büyüklükleri veya vücudun bir yarımının büyümesi
* Kulak anomalileri
* Ciltte sarı-kahverengi lekeler
Riski Azaltan Önlemler
* Hamileliklerin başlangıçtan itibaren doktor kontrolünde bebeklerin anomaliler yönünden izlenmesi
Görülme Yaşı
* En sık ilk 5 yaşta
Uyarıcı Belirtiler
* Karında şişlik,ele gelen kitle
* Kanlı idrar
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtilerin varlığında zaman geçirmeden doktora başvurmak
Tedavi
* Cerrahi : Tümör ile beraber böbreğin tamamı çıkarılır.
* Radyoterapi : Işına duyarlıdır.Evre ve patolojik sınıflamaya göre ışın tedavisine karar verilir.Cerrahi sonrası en kısa zamanda,10 gün içinde başlanır.İyi ve kötü gidişli tümör tipine göre değişen dozlarda verilir.
* Kemoterapi : Cerrahi sonrası en kısa zamanda,en fazla 5 günde ilaç tedavisinde başlanmalıdır.Yayılmamış olanlarda daha az sayıda,yayılmış olanlarda ise daha fazla sayıda ilaç kullanılarak,ilaç tedavisi başlanır.
* Tedavi süresi 6 ay ile 15 ay arasında değişmektedir.
YUMUŞAK DOKU SARKOMLARI ( Rabdomyosarkom vb. )
Risk Faktörleri
* Ailede kanser varlığı
* Doğmalık anomaliler ( İdrar yolları ve üreme organı anomalileri,küçük kafa,iskelet bozuklukları,kalp anomalileri,vücudun bir bölümü veya organlarda büyüme,vücutta iri kahverengi benler
* Uyuşturucu kullanan annelerin çocukları
* Doğum öncesi radyasyona maruz kalma
Riski Azaltan Önlemler
* Hamileliklerin başlangıçtan itibaren kontrolü
* İyonize edici radyasyondan kaçınma
Görülme Yaşı
* En sık 2 - 6 ve 12 - 19 yaş
Uyarıcı Belirtiler
* Vücudun her yerinde yerleşebilir.Yerleştiği yere göre şişlik ve bazı belirtiler yapar.
* Baş boyunda kitle
* Gözde şişlik,şaşılık,göz kapağında kitle
* Sinüzit,burun kanaması,tek taraflı burun akıntısı
* Kulak akıntısı,dış kulakta polipoid kitle
* Karın şişliği,gerginlik
* Kanlı idrar,idrar zorluğu
* Kanlı vaginal akıntı,vagende kitle
* Testis yanında ağrısız şişlik
* Kabızlık
* Kol ve bacakta ağrısız şişlik
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtiler varlığında zaman geçirmeden doktora başvurmak
Tedavi
* Cerrahi,ilaç tedavisi ve ışın tedavisinden oluşan multimodeltedavinin en etkin biçimde uygulandığı tümörlerden birisidir.Herbir tedavi modelinin uygulama zamanı ve yoğunluğu,tümörün yerleşim yeri,yayılım derecesi,hastalığın alt tipi ve hastanın yaşına göre planlanmaktadır.
* Cerrahi : Temel prensip,geniş rezeksiyon ile tümörün tam çıkarılmasıdır.Ancak hastada fonksiyon ve kozmetik bozucu agresif girişimlerden kaçınılmalıdır.
* Kemoterapi : Hastalığın yerleşim yeri,yayılım derecesi ve histolojik alt tiplerine göre yoğunluğu değişmek üzere tüm hastalarda ila. tedavisi kullanılmaktadır.
* Radyoterapi : İyi histolojili ve çok erken dönemde saptanmış olan grup hariç,tüm hastalarda ışın tedavisi kullanılır.
KEMİK KANSERLERİ
Risk Faktörleri
* Ailede kanser
* Kromozom bozuklukları
* İyonize edici radyasyon
* Radyokontrast maddelere sık maruz kalmak
* Yaşıtlarına göre uzun boy
* Doğmalık kemik hastalıkları
Risk Azaltan Önlemler
* İyonize edici radyasyondan ve radyokontrast maddelerden kaçınmak
Görülme Yaşı
* En sık 12 - 19 yaş
Uyarıcı Belirtiler
* Ağrı
* Şişlik
* Hareket kısıtlılığı
* Ateş
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtiler varlığında zaman geçirmeden doktora başvurmak
Tedavi
1.Osteosarkom Tedavisi : Primer tadavisi cerrahi ve ilaç tedavisidir.Işına dirençli bir tümördür.İlaç tedavisi cerrahiden sonra uygulanabileceği gibi,cerrahiden önce başlanıp sonrası da devam edilebilir.Işın tedavisi bazı özel durumlarda kullanılabilir.
2.Ewing Sarkoma Tedavisi : Yaygın bir hastalık olduğundan öncelikle ilaç tedavisine başlanmalıdır.Lokal kontrolü ( hastalığın başlangıç yerinin kontrolü ) sağlamak için de ışın tedavisi,cerrahi tedavi,veya her ikisi birden kullanılabilir.
RETİNABLASTOM ( Gözğn İlkel Hücrelerinin Tümörü )
Risk Faktörleri
* Ailede Kanser
* Kromozom anomalileri
* Doğmalık anomalileri ( Küçük kafa,geniş burun kökü,gözlerin birbirinden uzak olması,küçük göz küresi,düşük göz kapağı,başparmak anomalileri )
Riski Azaltan Önlemler
* Hamilelikten başlangıçtan itibaren doktor kontrolü
* Ailede retinablastom varsa genetik danışma ve doğum öncesi tarama yöntemi ile yeni hamileliklerde risk oranının belirlenmesi
Görülme Yaşı
* En sık ilk 2 yaş
Uyarıcı Belirtiler
* Işıkta gözde beyaz yansıma ( kedi gözü refleksi )
* Şaşılık
* Kırmızı ağrılı göz
* Görme kaybı
* Solukluk,kafada ve vücudun diğer yerlerinde şişlik ( İleri evre belirtileri )
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtiler varlığında zaman geçirmeden göz doktoruna başvurmak
Tedavi
* Amaç görme fonksiyonu olan gözü kurtarmaktır.Tümörün yayılımına göre tedavi yapılır.Cerrahi,ilaç tedavisi,ışın tedavisi,
fotokoagulasyon,kriyoterapi tedavi modellerinden biri veya birkaçı birlikte kullanılabilir.
GERM HÜCRELİ TÜMÖRLER
Risk Faktörleri
* Kromozom bozuklukları
* Üreme organlarına ait doğumsal bozukluklar
Riski Azaltan Önlemler
* Hamilelikte kontrol
Görülme Yaşı
* En sık 0 - 3 yaş ve 8 - 14 yaş
Uyarıcı Belirtiler
* Dışkı ve idrar yapmada güçlük
* Karında şişlik
* Testislerde ağrısız şişlik
* Karında şişlik,gerginlik,ağrı,kusma
* Kanlı vaginal akıntı
* Öksürük,solunum sıkıntısı
Erken Tanı
* Uyarıcı belirtilerin varlığında zaman geçirmeden doktora başvurmak
Tedavi
* Yayılımın olmadığı evrelerde ( Evre 1 ) ve olgun teratom tiplerinde yalnızca cerrahi yeterli olmaktadır.Diğer evrelerde ve malign germ hücreli tümörlerde ise kemoterapi ( İlaç Tedavisi ) uygulanır.
DİĞER KANSERLER
* Çeşitli organ kanserleri çocuklarda çok seyrek olup,özellikleri erişkin kanserlerde olduğu gibidir.
KANSER TEDAVİSİ SIRASINDA UYULMASI GEREKEN KURALLAR,YAN ETKİLER VE DESTEK TEDAVİSİ
UYULMASI GEREKEN TEMİZLİK KURALLARI
* Kanser ve kanser tedavisi sırasında hastanın infeksiyon ( İltihabi Hastalıklar ) riski yüksektir.Sağlıklı bir kişide önemli bir hastalık oluşturmayan bir mikroorganizma ( Mikrop ) kanserli çocukta çok ağır ateşli hastalığa neden olabilir.Temizlik kurallarına uyarak bu riski azaltabilirsiniz.
* El Yıkama : Yemek öncesi ve yemek sonrasında,tuvalet ihtiyacı sonrasında ve çocuğa yapılacak her müdahaleden sonra eller mutlaka en az 30 saniye su ve sabunla yıkanmalıdır.Sıvı sabun ve kullanılıp atılan kağıt havlu kullanılmalıdır.
* Vücut Temizliği : Vücut temizliği çok önemlidir.Çocuğun sabah kalkınca eli yüzü yıkanmalıdır.Bu işlem hasta kalkabiliyorsa lavabo başında,değilse temiz sabunlu bir bez ile yapılabilir.Hasta sık çamaşır değiştirmeli,sık banyo yapmalıdır.Kemoterapi
( İlaç Tedavisi ) sırasında banyo yapmanın bir sakıncası yoktur.Radyoterapi ( Işın Tedavisi ) sırasında ise ışın gören sahanın yıkanmaması istenir.Bu konuda doktorun önerisine uyulmalıdır.
* Ağız Bakımı : Dişler her öğün sonrasında ( günde 3 kez ) yumuşak kıllı bir fırça ile fırçalanmalıdır.Tedavi sırasında ağızda yara ( Mukozit ),dişetlerinde kanama olabilir.Bu durumda diş fırçalama çok ağrılı olabilir,o nedenle temiz süngerli bir çubuk ile dişler temizlenebilir.Ayrıca günde 3 kere yemekten sonra ağız gargarası yapılmalıdır.Bu işlem hazır satılan gargaralarla
( Klorheksidinli Gargara gibi ) yapılabileceği gibi,bikarbonatlı ( Kaynatılmış ılıtılmış 1 bardak suya 1 kaşık karbonat koyarak )
gargara ile de yapılabilir.Mukozit varsa,mikostatin içeren süspansiyon günde 3 kere 1 damlalık dolusu ağız içine damlatılır.
* Beslenme : Tedavi sırasında birkaç durum dışında,hasta her istediğini yiyip içebilir.Yiyecek ve içeceklerin temizliği çok önemlidir.Kabuklu meyveler iyice yıkanıp,kabukları soyulmalıdır.Açıkta satılan yiyecek ( tezgahta satılan simit,tatlı gibi ) verilmemelidir.Ambalajlı gıdalar ( ambalaj içinde bisküvi gibi ),pişmiş gıdalar verilir.Kortikosteroidler ( dekort prednol gibi )
tedavide kullanıldığında tuz kısıtlaması yapılmalıdır.Kemoterapi verilirken ve sonrasında bulantı,kusma varsa ağır gıdalardan ( yağlı,baharatlı ) kaçınılmalıdır.Kemoterapi verilirken naneli şeker,sakız çiğnenerek ağıdaki metalik tat giderilebilir.
* Bulaşma : Kanserli hasta kimseye hastalığını bulaştırmaz.Ancak etrafındaki enfeksiyonlu ( iltihabi hastalık,grip,nezle,boğaz iltihabı gibi ) hastadan kanserli hastaya çok kolay enfeksiyon bulaşabilir ve onda ateşli ağır hastalık oluşturabilir.O nedenle öksüren,aksıran,ateşli hastalardan uzak kalması gereklidir.
TEDAVİNİN YAN ETKİLERİ VE ÖNLEMLER
* Kan akımına karışan kemoterapötik ilaçlar,kanser hücreleri gibi hızlı çoğalan hücreler tarafından tutulur.Hücrenin büyüme ve çoğalmasını önler,sonunda hücre yok olur.Antikanser hücreler yalnızca kanser hücrelerini değil,gastrointestinal sistem,kemik iliği,saç kökleri ve üreme sistemi gibi hızlı çoğalan diğer normal hücreleri de etkiler.Dolayısıyla da tedavinin istenmeyen yan etkileri olur.Çoğu yan etkiler uygun önlemlerle azaltılabilir.Yan etkilerin şiddeti ve tipi,kişiye ve tedaviye göre değişir.Bu yan etkilerin çoğu geçicidir.
- Sık görülen akut ( hemen olan ) yan etkiler :
- Bulantı ve kusma
- Enjeksiyon yerinde ağrı ve yanma
- Ağızda yanma ve yaralar
- Kabızlık ( Özellikle Vinkristin ilacının yan etkisi )
- Kemik iliğinin baskılanması ( Kan sayımı düşük çıkar )
KEMOTERAPİNİN YAN ETKİLERİNİN AZALTACAK UYGULAMALAR
1.Vinkristin'e bağlı kabızlık : Tedaviden önce başlanıp,1 hafta boyunca bol sıvı alımı,meyve suları,sebze ve kepekli gıda verilir.Kabızlık çok şiddetli ise laksatif ilaç verilir.
2.Bulantı ve kusma : Bazı ilaçlarla azaltılabilir,ancak tam önlemek olası değildir.
3.Prednizon ve Deksametazon'a bağlı yemek borusunda ve midede ekşime ve ağrı : Bunu önlemek için yarım bardak süt ve her ilaçla birlikte 1 - 2 kaşık antiasid verilir.
4.Metotreksat,Adriamisin gibi ilaçlarla ağızda oluşan yaralar : Önleyici özel bir diyet yoktur.Ağız sağlığına dikkat edilmeli ve özel gargaralar kullanılmalı.
5.Vinkristin,Adriamisin,Metotreksat,Siklofosfamid gibi ilaçlara bağlı saç dökülmesi : Kullanılan ilaçlara göre değişik derecelerde olabilir.Önlemek olası değildir,ancak tekrar saçlar çıkar.Yeni çıkan saçların renk ve yapısı farklı olabilir.İstenirse peruk kullanılabilir.
6.Enjeksiyon yerinde Vinkristin,Daunorubisin veya Adriamisin sızmasına bağlı doku yanıkları : Enjeksiyon yerinde ağrı,şişlik,
kızarıklık olabilir.Doktora bildirilir ve uygun tedavi yapılır.
7.Hemorajik Sistit ( Mesaneden kanama ) : İlaç verildikten hemen sonra veya haftalar,aylar sonra da olabilir.Mesanede ilaç bırakmamak için bol sıvı verilmelidir.Pembe veya kanlı idrar görüldüğünde hemen doktora bildirilmelidir.
8.Bazı ilaçlar güneşe duyarlılığı arttırabilir.Koruyucu losyonlar kullanılır.
KAN VE KAN ÜRÜNLERİ TRANSFÜZYONU
* Kemoterapinin en önemli yan etkilerinden biri de kemik iliğinin normal kan hücrelerini ğretme özelliğini azaltmasıdır.Bunu sonucunda da anemi,kanama ve infeksiyon riskleri artmaktadır.Bu durumda kan değerlerinde düşme görülebilir.Doktor gerekli gördüğü takdirde,hastaya kan veya kan ürünleri hastanede verilir ( Kan ve kan ürünleri transfüzyonu ).Kan ve kan ürünleri ( Eritrosit Süspansiyonu,Trombosit Süspansiyonu gibi ) Kızılay Kan Merkezi'nden veya Kan Bankalarından elde edilir.
ANEMİ
* Hemoglabin değerinin hastanın yaşına uygun değerin altına düşmesidir.Kanser tedavisi sırasında hemoglabin 8gr/dl altına düşerse hastaya " Eritrosit Süspansiyonu " ( Çocuklarda ) 10cc/kg. dozda 4-6 saatte verilir.
TROMBOSİTOPENİ
* Trombosit değerinin 175.000/mm3 altında olmasına trombositopeni denir.Trombosit değeri 100.000/mm3 altında olduğunda kanama riski vardır.Bu hastaların travmadan ( vurma,çarpma ),aşırı efor gerektiren hareketlerden ( sümkürme,ıkınma ) kaçınmaları gerekir.Trombositler 20.000/mm3 altına düştüğünde ise spontan kanama ( beyin kanaması gibi ) olabilir.Trombositler 5.000/mm3 altında ise spontan kanama riski çok fazladır.
* Trombositler 100.000/mm3 altında olup,kanama varsa ( burun kanaması,idrarda kanama,mide kanaması gibi ) veya trombositler 20.000/mm3 altında ise trombosit süspansiyonu transfüzyonu ( çocuklarda 10Kg'a 1 ünite dozda,her ünite 20 dakikada ) uygulanır.
TRANSFÜZYONDA DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR
1.Kan verecek kişinin ( donör ),kanla geçebilen enfeksiyonlar yönünden ( Hepatit-B,Hepatit-C,HIV,Sfiliz ) taraması yapılmalıdır.
2.Tüm kan ve kan ürünleri hastanın kan grubundan olmalıdır.
3.Kan ve kan ürünleri ışınlanmalıdır.
4.Eritrosit süspansiyonu için lökosit filtresi,trombosit süspansiyonu için trombosit filtresi kullanılır.
5.Transfüzyon öncesi verici kanının alıcı kanıyla uyumlu olduğunu görmek için " Cross-Match " yapılır.
ATEŞLİ NÖTROPENİ
* Kanser veya kanser tedavisinin kemik iliğini baskılaması nedeniyle hastanın kan değerlerinde düşme görülebilir.Lökositler ve onların içinde nötrofillerin sayısı düşebilir.Nötrofillerin 500/mm3 altına düşmesine " NÖTROPENİ " denir.Nötropeni durumunda,hastanın infeksiyonlara yakalanma riski fazladır.Bu hastalar ateş yönünden çok yakın izlenmelidir ( ateşli nötropeni ).
Ateş koltuk altından 38'C üstünde olduğunda hasta hemen hastaneye getirilmelidir.
* Ateşli nötropenik hasta acilen hastanede yatırılır.Gerekli tetkikler ( kültürler vs. ) alınarak,hemen damar yolundan geniş spektrumlu antibiyotik tedavisine başlanır.Tedavi,hastanın ateşi düşüp,nötropeni düzelene kadar devam eder.Kültürlerde üreme varsa,tedavinin şekli ve süresi uygun şekilde düzenlenir.
* Hastanın diğer kan değerlerine de bakılır.Gerekiyorsa kan ve kan ürünleri transfüzyonu ( Eritrosit Süspansiyonu,Trombosit Süspansiyonu gibi ) uygulanır.